“Özgür olmadıkları halde, özgür olduklarını sananlar kadar hiç kimse tutsak değildir.”
Goethe
Değişim ve dönüşüm çağında küresel dünyanın fertlerinin niteliklerini kalıpsal bilgilerden ve yaklaşımlardan arındırılarak post modern gelişmelerin oluşturduğu kalibrasyonda güncellenip eğitim ortamlarına yansıması kaçınılmazdır. Comte’un pozitivist evresi ya da Descartes’ın kartezyen felsefesi bugünün açılımı karşısında Weber’in verstehen (yorumsayıcı) yaklaşımına dönmüştür. Enformasyonun nicelik ve nitelik anlamda artması bireyin hangi bilgi ve beceriye ihtiyacı olduğunun tespit edilmesi; bu bilgi ve becerilerin nasıl kazandırılacağının yönteminin değişmesi kuram ve uygulama açısından birkaç beceri ile sınırlandırılmış adeta kuşatılmış olduğu bir yapıdan zihnin özgürleşmesine gidilecek yolda atılacak adımların temellendirilmesi ile aşılacaktır.
Gardner’ın popülerleştirdiği ve eğitim dünyasında yayılmasına öncülük ettiği çoklu zeka kuramı ile birlikte zekanın geleneksel göstergesi sayılan matematiksel-mantıksal zekanın dışında da “zeka”nın boyutları olduğu kabul edilmiştir. Geleneksel yapıda bir baletin ya da bir ressamın çalışmaları eğitim ortamlarında değeri kendinde menkul iken matematiksel-mantıksal zeka genel mutabakatın değerini yansıtmaktadır. Zekanın farklı alanlarının kabul edilmesinden sonra Gardner’ın da belirttiği üzere küreselleşmenin, biyolojik ve teknolojik ilerlemenin neticesinde ortaya çıkan beş alan, geleceğin eğitim dünyasının şekillenmesinde önemli olacaktır.
Konformist yapıdaki eğitim sistemlerinde “yüreğin pedagojisi” ihmal edilerek Foucault (2000)’nun “kapatılmış toplumlar”ı oluşturulmaktır. Kapatılmış toplumlarda birey, yönetsel tahakkümün kişiye dayatılmasıyla sinirleri törpülenmiş bir kuşağın kendisine ses vermemesine dönüşür. Ayrıca dünyamız bilgi de, teknoloji de, ekonomi de gelişmeler kaydederken temel sorunlar hala temelliğini koruyor ise bir yerlerde eksik olduğunu gösterir. Gardner’ ın ethical mind’ı bireyin toplumsal huzuruna da işaret eder. Ethical mind’ı ihmal etmek temelliğini koruyan sorunları kronik hale getirmek ile eş değerdir.
Öğrencilerimizi çok iyi matematikçi, mühendis vs olarak yetiştirebiliriz ama ruhsuz dünyanın ruha ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız.
Goethe
Değişim ve dönüşüm çağında küresel dünyanın fertlerinin niteliklerini kalıpsal bilgilerden ve yaklaşımlardan arındırılarak post modern gelişmelerin oluşturduğu kalibrasyonda güncellenip eğitim ortamlarına yansıması kaçınılmazdır. Comte’un pozitivist evresi ya da Descartes’ın kartezyen felsefesi bugünün açılımı karşısında Weber’in verstehen (yorumsayıcı) yaklaşımına dönmüştür. Enformasyonun nicelik ve nitelik anlamda artması bireyin hangi bilgi ve beceriye ihtiyacı olduğunun tespit edilmesi; bu bilgi ve becerilerin nasıl kazandırılacağının yönteminin değişmesi kuram ve uygulama açısından birkaç beceri ile sınırlandırılmış adeta kuşatılmış olduğu bir yapıdan zihnin özgürleşmesine gidilecek yolda atılacak adımların temellendirilmesi ile aşılacaktır.
Gardner’ın popülerleştirdiği ve eğitim dünyasında yayılmasına öncülük ettiği çoklu zeka kuramı ile birlikte zekanın geleneksel göstergesi sayılan matematiksel-mantıksal zekanın dışında da “zeka”nın boyutları olduğu kabul edilmiştir. Geleneksel yapıda bir baletin ya da bir ressamın çalışmaları eğitim ortamlarında değeri kendinde menkul iken matematiksel-mantıksal zeka genel mutabakatın değerini yansıtmaktadır. Zekanın farklı alanlarının kabul edilmesinden sonra Gardner’ın da belirttiği üzere küreselleşmenin, biyolojik ve teknolojik ilerlemenin neticesinde ortaya çıkan beş alan, geleceğin eğitim dünyasının şekillenmesinde önemli olacaktır.
Konformist yapıdaki eğitim sistemlerinde “yüreğin pedagojisi” ihmal edilerek Foucault (2000)’nun “kapatılmış toplumlar”ı oluşturulmaktır. Kapatılmış toplumlarda birey, yönetsel tahakkümün kişiye dayatılmasıyla sinirleri törpülenmiş bir kuşağın kendisine ses vermemesine dönüşür. Ayrıca dünyamız bilgi de, teknoloji de, ekonomi de gelişmeler kaydederken temel sorunlar hala temelliğini koruyor ise bir yerlerde eksik olduğunu gösterir. Gardner’ ın ethical mind’ı bireyin toplumsal huzuruna da işaret eder. Ethical mind’ı ihmal etmek temelliğini koruyan sorunları kronik hale getirmek ile eş değerdir.
Öğrencilerimizi çok iyi matematikçi, mühendis vs olarak yetiştirebiliriz ama ruhsuz dünyanın ruha ihtiyacı olduğunu unutmamalıyız.