Bu küçük delikanlıyı izleyince okulun ne için var olduğunu sorgulamanın kaçınılmaz olduğunu yeniden düşündüm. Bizim ve bizden önceki kuşakların okuduğu yıllarda eğitim ihtiyacı şimdiki ile karşılaştırınca gerçekten tamamen farklı. Bu delikanlı ve akranları bu galakside yeni bir yaşamı tasarlamak için hazır olmalılar. Okullarımızda, evlerimizde ve toplumun her kesiminde bunun için ne kadar farkındalık içindeyiz diye sormak istiyorum. Eğitim sistemimiz sorgulayan beyinler yetiştirmek yerine güdümlü füzeler yetiştirmeye devam ediyor. Üstelik bu durumu herkes içine sindiriyor.
Bu ülkede tüm tarafların her şeyi bir kenara bırakarak eğitim sistemini yeniden ideoloji gözlüklerinden bağımsız bir şekilde tasarlamak için eyleme geçmediği her an çocuklarımızın hayatından çalınan zamanlardır...
bu çocuğu izleyince ortalama 4.sınıf seviyesinde bir öğrencinin ne kadar açık uçlu, yaratıcı ve farklı düşünebildiğinin farkına vardım. Çocuklarımızı biz eğitimciler hayata ve onun olumsuz etkilerine ne kadar az mağruz kalmasını sağlayabilirsek o denli kendilerini geliştirdiklerini görmekteyiz. Bizde onların hayal güçleri ne sınırlar koymadan sonuna kadar cesaretlendirerek yaratıcılklarını geliştirmesine imkan vermeliyiz. Farklı düşünmeye teşvik etmeliyiz . Olayları farklı pencerelerden de görmeyi onlar zaten biliyor da bunu köreltmemeliyiz bence. müfredat program falan derken düşüncelerine sınırlar koymamalıyız.
Reply
Leave a Reply.
Yazar
Yaşamı bir öğrenme yolculuğu olarak tanımlayan Karlı, bu sayfalarda diğer öğrenenlerle yoldaşlık yapıyor.